Çarşamba günü başlayacak BRICS Zirvesi‘ne Güney Afrika‘dan Cyril Ramaphosa, Çin‘den Xi Jinping, Hindistan‘dan Narendra Modi ve Brezilya‘dan Luiz Inacio Lula da Silva gibi en az 40 devlet ve hükümet başkanının katılması bekleniyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov ise hakkında “savaş suçu” işlediği iddiasıyla tutuklama emri bulunan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin‘i temsil edecek. Putin‘in ise toplantıya çevrimiçi olarak katılması bekleniyor.
“CAMP DAVID” SONRASI…
BRICS Zirvesi, Çin‘in Tayvan Boğazı ve Güney Çin Denizi’ndeki “saldırganlığına” karşı koymak amacıyla geçtiğimiz hafta bir araya gelen ABD, Japonya ve Güney Kore arasında yapılan karşılıklı destek sözlerinin ardından gerçekleşecek.
Başkan Joe Biden, Cuma günü Camp David‘de yaptığı açıklamada Japonya, Güney Kore ve ABD‘nin her yıl bir araya gelerek bölgesel güvenlik konularını üçlü bir telefon hattında görüşmeyi kabul ettiğini ifade etmişti.
Çin devlet haber ajansı Xinhua, Çin’in “tehlikeli ve saldırgan davranışlarına” karşı koymak için taahhüt edilen işbirliğine karşı çıkarak bu çabayı ABD‘nin “hegemonik gücünü kurtarmak için umutsuz bir çaba” olarak nitelendirdi ve Japonya ile Güney Kore’nin “kurbanlık koyunlar” haline getirildiğini savundu.
Xinhua ayrıca Camp David toplantısının bölünme tohumları ekebileceğini ve “Soğuk Savaş’ın hayaletini yeniden canlandırabilecek tehlikeli bir kumar” olduğunu yazdı.
Öte yandan BRICS Zirvesi, Çin devlet medyasına göre, “çok kutuplu” bir dünya inşa etmek amacıyla gerçekleştiriliyor. Çin’e göre bu kavram, daha kapsayıcı, adil, eşitlikçi ve tüm ülkelerin potansiyeline ve insanlığın ilerlemesine saygı duyan bir dünya vizyonunu yansıtıyor.
Çin‘in anlatısına göre, bu vizyon, Küresel Kuzey’in savunduğu tek kutuplu dünyanın, ABD dolarının hakimiyetinde olan dünyanın “antitezini” oluşturuyor.
DOLARSIZLAŞMA
Uzmanlara göre, ‘’çok kutuplu dünya düzeni’’ni tesis etmek için altın destekli BRICS para biriminin kullanılması, ABD dolarının dünyanın en büyük rezerv para birimi olma statüsünden çıkarılmasının anahtarı olarak görülüyor.
Geçtiğimiz hafta, BRICS adını ilk olarak ortaya atan ekonomist Jim O’Neill, ”dolarsızlaşma” çabasını “saçma” olarak nitelendirdiğini belirtmişti.
Şu anda İngiltere merkezli düşünce kuruluşu Chatham House‘da kıdemli danışman olarak görev yapan O’Neill, ülkeleri 2009’da ilk kez bir araya geldiklerinden bu yana “hiçbir başarıya ulaşmamakla” eleştirdi.
Bloomberg‘de yer alan haberde, dolarsızlaşma ve ortak bir BRICS para biriminin bu zirvede gündemde olmayacağı yer aldı. Öte yandan Güney Afrika’nın BRICS büyükelçisi Anil Sooklal, grubun “üye ülkeler arasındaki ticarette yerel para birimlerinin kullanımını derinleştirmeyi” ve “ortak bir ödeme sistemi kurmayı” tartışacağını ifade etti.
BRICS Büyükelçisi Sooklal, Bloomberg‘e yaptığı açıklamada, potansiyel bir ortak para biriminin değerlendirilmesi için muhtemelen bir “teknik komite” oluşturulacağını belirtti.
Çin’in gelişmekte olan dünyadaki ilişkilerini inceleyen Çin Küresel Güney Projesi‘nde analist olan Cobus van Staden, yerel para birimleri üzerinden ticaret yapmanın, tüm üye ülkelerin kabul edebileceği bir başlangıç adımı olduğunu ifade etti.
Staden, görüşünün devamında şu ifadeleri kullandı:
“Bu projeler doları tamamen ortadan kaldırmaya yönelik büyük bir hamle değil. BRICS, doları kökten yok edecek bir etki yaratmıyor, sadece belirli zorlukları beraberinde getiriyor. Bu projeler, doları öldürmeyecek ama kesinlikle dünyayı daha karmaşık hale getirecek. Ayrıca, doları ve G-7’yi yenmek gibi bir hedefleri de yok. Asıl yapmaları gereken, alternatif bir yol oluşturmak. Bu da uzun ve zor bir süreci içeriyor.”
ADİL BİR DÜNYA DÜZENİ
Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Departmanı (DIRCO) Genel Direktörü Zane Dangor, Güney Afrika‘nın BRICS Zirvesi‘nde adil bir dünya yönetişim sistemi kurmaya odaklanacağını açıkladı.
Bazı katılımcı ülkeler doların yerine BRICS para birimi oluşturulması yönünde baskı yaparken, Dangor Güney Afrika‘nın odak noktasının ‘’dolarsızlaşma’’ olmadığını belirtti.
Dangor, “Amacımız eşitlikçi bir sistemdir ve başlamamız gereken yol, kendi para birimlerimizle nasıl ticaret yapacağımızı belirlemektir. Gündemimizde dolarsızlaştırma veya yeni bir para birimi değil, kendi para birimimizle nasıl ticaret yapacağımız yer alıyor,” dedi.
“Bu uygulama, örneğin Hindistan ve Çin arasında zaten gerçekleşiyor; ancak finansal yapı daha büyük bir hedefi desteklemek için BRICS üyelerinin diğer üyelerle işbirliği içinde çalışmasını gerektirecektir.”
BRICS GENİŞLEMESİ: HANGİ ÜLKELER KATILMAK İSTİYOR?
İlk olarak ”BRIC” olarak ortaya çıkan, daha sonra 2009 yılında Güney Afrika‘nın katılımıyla ”BRICS” olarak adını duyuran bu oluşum, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin‘in resmi olmayan bir birliği olarak doğdu. Bu isim, 2001 yılında dönemin Goldman Sachs Baş Ekonomisti Jim O’Neill tarafından önerildi.
2023 BRICS Zirvesi’nden hemen önce Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, BRICS’e katılmak için 20’den fazla ülkenin resmi başvuruda bulunduğunu ve toplamda 40’tan fazla ülkenin BRICS’e katılmak istediğini açıkladı. Ev sahibi Güney Afrika’ya göre bu ülkeler arasında İran, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Arjantin, Cezayir, Bolivya, Endonezya, Mısır, Etiyopya, Küba, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Komorlar, Gabon ve Kazakistan gibi ülkeler bulunuyor.
Reuters’ın haberine göre, bu ülkeler BRICS‘i, geleneksel Batılı güçlerin hakim olduğu küresel organizasyonlara bir alternatif olarak görüyorlar ve üyeliğin kalkınma finansmanı, artan ticaret ve yatırım gibi faydaları getireceğini umuyorlar.
Çin‘in Güney Afrika Büyükelçisi Chen Xiaodong, “BRICS genişlemesi şu anda en çok tartışılan konu haline geldi. Genişleme, BRICS mekanizmasının canlılığını artırmanın anahtarıdır. Bu yılki zirve, yeni ve sağlam bir adım atmanın işaretini taşıyacak,” dedi.
Çinli analistlere göre, üye ülke sayısının artırılması, Çin için BRICS‘i G7‘ye rakip hale getirme ve çok kutuplu bir dünya düzenini temsil etme yolunda atılmış önemli bir adım olacaktır.
TRT World’de yer alan habere göre, Johannesburg Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Fakültesi’nden Prof. Alexis Habiyaremye, eğer bu ülkeler katılırsa, “daha büyük bir ekonomik blok oluşur ve buna bağlı olarak güçlenme hissi doğar” dedi.
ARTIK GÖRMEZDEN GELİNEMEZ
thestatesman.com’da yer alan bir makaleye göre, Washington için artık BRICS‘i görmezden gelmek bir seçenek değil.
Makalede bunun nedenleri olarak ise başlıca şu konular sıralandı:
- BRICS, son yıllarda ABD’nin küresel liderliğine meydan okuyan temel ilkeleri benimsemiştir.
- BRICS, ekonomik açıdan, doların dünyanın varsayılan para birimi olma rolünü zayıflatarak, ABD’nin hakimiyetini azaltmayı amaçlamaktadır.
- BRICS, genişleme stratejisi sayesinde son yıllarda güç kazanmış ve bu genişleme potansiyeli ile Washington’un jeopolitik ve ekonomik hedeflerine karşı güçlü bir müzakere gücü oluşturmuştur.
- Bugün BRICS, dünya nüfusunun %41’ini, küresel gayri safi yurtiçi hasılanın %31,5’ini ve küresel ticaretin %16’sını temsil etmektedir.